www.vebim.tr.gg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Bu kalabalık AKP'yi üzer

2 posters

Aşağa gitmek

Bu kalabalık AKP'yi üzer Empty Bu kalabalık AKP'yi üzer

Mesaj tarafından s.ava.s Ptsi 10 Kas. 2008 - 9:20

Ankara'da yüz bine yakın kişinin katıldığı "Eşit Yurttaşlık" mitinginde, AKP gericiliğine ve faşizmine karşı, Alevilerle Sünnilerin, Türklerle Kürtlerin omuz omuza mücadele vermesi gerektiği dile getirildi. Dincilerin provokasyon yalanı tutmadı.

soL (Ankara) Alevi - Bektaşi örgütlerinin öncülüğünde organize edilen "Eşit Yurttaşlık" mitingi, dün Ankara'da yapıldı. Bugüne dek demokratik taleplerle düzenlenen çok sayıda mitinge destek veren Aleviler, bu kez tümüyle kendi talepleri etrafından şekillenen merkezi bir miting düzenlemişti. Mitinge, Alevi-Bektaşi Federasyonu (ABF), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Anadolu Kültürünü Araştırma Derneği (AKA-DER) ve çok sayıda köy ve yöre derneğinin yanı sıra, sendikalar, Halkevleri, CHP, DSP, DTP, EMEP, SHP, ÖDP ve TKP katıldı.

Ankaralılardan rekor katılım
Sabah 11.00'de tren garında toplanmaya başlayan gruplar, bir süre sonra mitingin yapılacağı Sıhhiye Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti. Son derece uzun olduğu gözlenen kortejin başı bir buçuk kilometre uzaklıktaki meydana ulaştığında, garda toplanan birçok gruba daha yürüyüş sırası gelmemişti. Ankaralılar mitinge rekor düzeyde katılım gösterdi. Alandaki kalabalığın önemli bölümünü, ailecek mahallelerinden çıkıp gelen insanlar oluşturdu.

AKP politikaları eleştirildi
Çeşitli illerden de yoğun katılımın gözlendiği mitingde, yüz bine yakın katılımcı, AKP'nin son dönemde işice tırmanan faşizan politikalarını kınadı. "Zorunlu din derslerinin ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kaldırılması, cem evlerinin ibadet merkezi olarak tanınması ve Madımak Oteli'nin müzeye dönüştürülmesi" gibi taleplerin dile getirildiği mitingde, AKP'nin istediği tipte bir halk yaratmak için topluma empoze ettiği uygulamalar eleştirildi.

İzmir ve Antalya'da polisin "dur ihtarına uymadıkları" gerekçesiyle vurarak öldürdüğü Baran Tursun ile Çağdaş Gemik'in aileleri de mitingde yer aldı. "AKP halka hesap verecek", "Sivas'ın ışığı sönmeyecek", "AKP elini inancımdan çek", "Şeriata faşizme AKP'ye geçit yok", "Sivas'ta yakanlar AKP'yi kuranlar" gibi sloganların atıldığı mitingde, Tayyip Erdoğan'ın türbanlı resminin bulunduğu, "Türban dedin önce sen gir bakalım" yazılı bir dövizle "Alevileri yok sayan AKP iktidarı yok olacaktır" yazılı pankart dikkat çekti.

Ayrıca, Dikmen'deki bir cem evini "ruhsatsız olduğu gerekçesiyle" yıkmak isteyen ve "cem evi kundaklanacak" diyerek hedef gösteren Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'e hitaben, "Gökçek elini Cemevimizden çek" yazılı dövizler taşındı.

İzzettin Doğan ve AKP yandaşları kınandı
Mitingde, Madımak Katliamı'nda yaşamını yitiren 37 kişinin isimleri tek tek okundu, meydandan "burada" cevabı yükseldi. Daha sonra kürsüden üç beyaz güvercin uçuruldu. "Liberaller, işbirlikçi AKP yandaşları boşuna özgürlük nutukları atmasınlar. AKP'nin gerçek yüzü gün gibi ortaya çıkmıştır. Kardeşler, emin olun bu gerici iktidar yıkılacaktır, AKP geldiği gibi gidecektir" denilirken, bir gün önce basına konuşarak mitinge katılmama çağrısı yapan, daha önce de Fethullah Gülen'e övgüler yağdıran İzzettin Doğan da eleştirildi.Tertip komitesinden bir görevli, "Biz burada gemiyi kurtarmaya çalışıyoruz, bazıları kendini kurtarmaya çalışıyorlar. Kendini kurtarma derdindeki cahiller bugün bu mitinge gelmemişlerdir" dedi.

Özdil: Türk Kürde, Sünni Aleviye sahip çıkmalı
Kürsüden bir konuşma yapan Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Tekin Özdil, AKP'nin "Alevi açılımı" ile ilgili olarak, "yanaşma sofralarından nasiplenmek istemiyoruz. Bu ülkeyi vurgunculara, soygunculara, tecavüzcülere teslim etmiyoruz" dedi. İşkencelerin, yargısız infazların, faili meçhul cinayetlerin, Kerbela, Çorum, Maraş ve Madımak katliamlarının hesabını soracaklarını belirten Özdil, "Türkiye'deki farklı kültürel grupları, halkları olduğu gibi kabul etmeyenleri bu ülkeden atacağız. "Bir Kürdün hesabını bir Türk sormadan, bir Alevinin hakkını bir Sünni sormadan, bir Türk'ün gözyaşını bir Kürt silmeden sorunlarımız çözülmez" dedi.

Gümüş: AKP şiddetin kaynağı
Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri Genel Başkanı Fevzi Gümüş, farklı kültürel kökenlerden yurttaşların eşitlik talebini görmezden geldiğini söylediği AKP için, "şiddetin kaynağı" ifadesini kullandı. Erdoğan'ın Muharrem ayında verdiği iftarla göz boyamaya çalıştığını, ancak AKP döneminde Alevilere yönelik yeni politikalar geliştirmediğini, tersine son altı yılda Alevilerin hiçbir zaman görmediği kötü muameleyle karşılaştığını söyledi. Gümüş ayrıca, AKP'nin Alevi köylerine zorla cami yaptırdığını, "siz imamın maaşını öderseniz size yol getireceğiz, su getireceğiz" dediğini belirtti.

Balkız: Laik devlette diyanet işleri, din dersi olmaz
ABF Genel Başkanı Ali Balkız ise, laik bir devletim tüm vatandaşlardan topladığı vergi ile sadece belli bir kesime hizmet götüremeyeceğini belirterek, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ve zorunlu din derslerinin kaldırılmasını istedi. Üçüncü taleplerinin de Cemevlerine yasal statü kazandırılması olduğunu belirten Balkız, "Yüzde 99'u Müslüman ülkemiz diye başlayan kalıp cümle ile, Alevilerin kendilerine özgü anlayışları olduğu gerçeğini görmek istemeyenlere ve AKP Hükümetine bir kez daha anımsatmak isteriz ki Alevilerin ibadethanelerinin adı Cemevi'dir" şeklinde konuştu ve cemevlerinden "cümbüş evi" diye söz eden Başbakan'ın ayıp ettiğini söyledi.

"Taleplerimizi önemsemeyen partilere oy vermeyeceğiz"
Balkız, seçimden seçime dile getirilen "Alevileri seviyoruz" sözünü "Bizi, Maraş, Çorum, Sivas, Malatya, Gazi'de öylesine sevdiler ki, bizlere katliamı, katillerimize zaman aşımını bahşettiler" diye eleştirdi ve "Taleplerimizi programlarına almayan partilere asla oy vermeyeceğiz, onları Ankara Çayı'na süpüreceğiz" dedi.

"Savcı Bey, senin görevin suçluları yargılamak"
Geçtiğimiz hafta Madımak katliamı davasında zamanaşımı talebinde bulunan savcıya ise Balkız, "Savcı Bey, senin görevin Madımak katliamının bir numaralı sanığı Cafer Erçakmak ve diğer altı katil hakkında zaman aşımından dolayı davayı düşürmek talebinde bulunmak değil, onu yakalamak, yakalatmak, yargılamak ve cezalandırılmasını sağlamak olmalıydı" diye seslendi.

Miting, Ali Asker, Erdal Erzincan, Edip Akbayram, Mustafa Özarslan ve Ferhat Tunç'un şarkıları ile sona erdi.
s.ava.s
s.ava.s
veb üye 12
veb üye 12

Mesaj Sayısı : 151
Kayıt tarihi : 05/10/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bu kalabalık AKP'yi üzer Empty Geri: Bu kalabalık AKP'yi üzer

Mesaj tarafından elisa Ptsi 10 Kas. 2008 - 10:40

İnsan Hakları İçindir,



Eşit Yurttaşlık Hakkı İçindir.



Bu Yürüyüş; Ayrımcılığa Son Verilsin,



AHİM ve Danıştay Kararları Uygulansın, Zorunlu Din Dersleri Kaldırılsın,


Cem ve Kültür Evlerimiz Yasal Statüye kavuşsun,



Madımak Müze Olsun,



Alevi Köylerine Cami Yapılmasın,



Asimilasyon Politikaları Sona ersin, diyedir.



Bu Yürüyüş; Özelleştirmeler Son Bulsun,
biz hakkımızı aradık ve arayacagız
elisa
elisa
veb üye 12
veb üye 12

Mesaj Sayısı : 81
Kayıt tarihi : 10/10/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bu kalabalık AKP'yi üzer Empty Geri: Bu kalabalık AKP'yi üzer

Mesaj tarafından s.ava.s Ptsi 10 Kas. 2008 - 12:55

Mitingden anladıkları bu!
10/11/2008 08:43 Arkadaşına gönder Yazdır
Kime: E-posta adresiniz: Mesajınız:
Dün gerçekleşen Alevi - Bektaşi mitingiyle ilgili olarak, günler öncesinden "provokasyon olacak" yönünde "haberler" yayımlayan AKP medyası, mitingde onbinlerce insanın kararlı duruşu karşısında kendi provokasyonlarını yaratmak zorunda kaldı.

soL (HABER MERKEZİ) Dün Ankara'da gerçekleştirilen Alevi-Bektaşi mitingine katılanlar, basında çıkan bazı haberleri görünce "herhalde biz başka mitinge katıldık" diye düşünmüş olabilirler. Zira yüz bine yakın insanın katıldığı, AKP'nin faşizm politikalarına karşı halkların kardeşçe mücadelesi mesajı verilen mitingden bazıları ne yapıp edip provokasyon "haberi" çıkarmayı başardı!

Türkiye'de basının provokasyon merakı öteden beri bilinir. Basın emekçileri her ne kadar görevlerini yapsalar da, merkeze gelen görüntüler ve metinler sansüre uğrar. Özellikle de amacına ulaşan, kitlesel eylemler özenle sansürlenir. Geçtiğimiz hafta 6 Kasım'da YÖK'ün kapısında gerçekleşen eylemler de bundan nasibini almıştı…

Fakat herhangi bir eyleme polis müdahale ettiyse "hakkını arayanlar dayak yer" mesajı vermek için, çatışma çıktıysa eylemcilere terörist damgası vurmak için şiddet görüntüleri altyazılarla, kırmızı oklarla desteklenerek uzun uzun verilir. Güçlü ve kalabalık geçen, önemli mesajların verildiği bir mitingin haberi verilirken mitingle alakası olmayan bir kavga "güne damgasını vurduğu" yorumuyla tekrar tekrar işlenir.

"Sakın o mitinge gitmeyin!"
İşte, dün Ankara'da yapılan miting de benzer bir akıbete uğradı. Elli binden fazla insanın katıldığı miting, daha bir gün öncesinden provokasyon sosuna bulanarak gündeme taşınmaya çalışıldı. Geçen yıl 1 Mayıs'ta olduğu gibi, birilerine "mitingde provokasyon yaratılacağı" "bilgisi" geldi.

Zaman, "yarınki mitinge gitmeyin" anlamında "Alevi derneklerinde provokasyon endişesi" başlığı ile verdiği "haber"de, yürüyüşe katılmayacak derneklerin Alevilerin çoğunluğunu temsil ettiğini iddia ederek "değişik taleplerle sokağa dökülüp ortalığı karıştıran eylemlerin olduğu bir dönemde" yürüyüşün doğru bulunmadığı görüşlerine yer verdi.

Zaman'ın haberi, Cihan Haber Ajansı'na (CHA) dayanıyordu. CHA'nın aktardığına göre, Güney Kore'de düzenlenen Dünya İnanç Önderleri Toplantısı'na katılan Dünya Ehlibeyt Vakfı Başkanı Fermani Altun, mitingi düzenleyenlerin inançsız olduklarını ve Alevi sayılamayacaklarını öne sürerek mitingi desteklemediklerini belirtmiş ve "İdeolojik akımların yönlendirmesiyle eylem yapıyorlar. İnşallah herhangi bir provokasyon olmaz" demişti. Bu arada Altun'un Alevilerin çoğunluğu tarafından hiç de rağbet görmediğini, fındık ticareti ve tekstil gibi alanlarda yaptığı dolandırıcılıklarla, mafyöz ilişkilerle anıldığını, çok istediği halde bir türlü milletvekili olamadığını da ekleyelim.

Sivas'ta Aleviler kendi kendilerini öldürtmüş!
Mitingin gerçekleşeceği Pazar gününün sabahında Zaman ve Yeni Şafak manşetten son birer "uyarı" daha yaptılar: Yeni Şafak "Aleviler bu oyuna gelmez" diye manşet attı, Zaman gazetesindeki haberin başlığı ise, gericilerin ve faşistlerin kanlı geçmişini mitingi düzenleyenlere yıkmayı amaçlıyordu: "Sivas ve Gazi'yi planlayan eller, yeni oyun peşinde". Zaman gazetesi herhalde Sivas'ta ölenlerin Alevi olduğunu reddedemeyeceğine göre, muhtemelen "provokasyon yaratmak için kendi kendilerini öldürten Aleviler" oldukları mesajını vermeye çalışıyordu.

Zaman'ın haberinde "Önce Kürtler şimdi Aleviler tahrik ediliyor", "Sivas ve Gazi'deki gibi bir oyun bu. Doğu'daki olayların ardından şimdi bizi sokağa çekmeye çalışıyorlar" gibi cümlelere yer verildi. Haberde, Fethullah Gülen sevdalısı İzzettin Doğan'ın açıklamasından bolca alıntılamalar yapıldı. Doğan'a göre "Bu mitingin liderliğine soyunanlar Avrupa'dan kaynaklı tipler"di ve "Alevilikle ilgileri yok"tu, "ne peygamberi ne Kuran'ı ne de Muhammed'i tanırlar"dı...

Yürüyüşü organize edenlerin Marksist, Leninist ideolojiyi benimseyen, ancak bunlar çökünce Aleviliğe sığınıp siyasi rant peşinde koşan kimseler olduğunu söyleyen Doğan, "sizi kullanıyorlar" edebiyatına başvurarak "Kürt hareketinin kendi emellerini gerçekleştirmek için bu mitingi kullanmak istediğini" iddia ediyordu. "Alevi yurttaşların itibar edeceğini katılacağını zannetmiyorum" diyen Doğan, "üç yüz beş yüz kişiyle olmaz" diyor ve Ankara'da düzenlenen eylemin şöyle geçeceğini iddia ediyordu: "Müzisyenler bugün başrolde olacak. Oraya giden insanlar da saz ve müzik dinlemeye gidecek. Eylemi düzenleyenler de bu arada şovlarını yapacak." Hasandede Alevi Bektaşi Kültür Derneği Başkanı Özdemir Özdemir ise, mitingi organize eden Alevi Bektaşi Federasyonu için "PKK ağırlıklı bir oluşum. Gerçek Alevilerin bunlarla birlikte olması düşünülemez" diyordu.

Kendi provokasyonunu kendin uydur!
Tüm bu açıklamaların ardında miting günü geldi çattı. Öğlene doğru Ankara Garı'nda onbinlerce kişilik coşkulu kalabalığı gören provokasyon medyası, "kendin pişir kendin ye" usulüne başvurdu. Nasıl mı? Yine Cihan "Haber" Ajansı'ndan dinleyelim:

"Mitinge şehir dışından gelenler, daha önce belirlenen Ankara Garı'nın önündeki toplanma noktasına gelmeye başladılar. Toplanan grupların içinden bir şahıs, Büyük Birlik Partisi Olağan Kurultayı'na ait ve üzerinde partinin amblemi olan flamaları indirmeye çalıştı. Şahıs, elektrik direğine bağlı flamayı indirmek için eline geçirdiği bir teli kullandı. Çevresinde toplananların desteğiyle flamayı indirmeyi başaramayan şahıs, sonra direğe tırmandı. Flamayı kopararak aşağıya inen şahıs, flamaları ayağıyla ezdi. Bu provokasyon girişimi sırasında, yakındaki Atatarük Spor Salonu'nda bulunan Büyük Birlik Partisi'nin taraftarlarının olay yerinde bulunmaması, olası provakasyonu önledi."

Son cümlede de belirtildiği gibi, aslında hiç gerçekleşmeyen provokasyon, BBP üyeleri tarafından da fark edilmediği halde Cihan Haber Ajansı'nın acar muhabirlerinin gözünden kaçmadı. Haber, ajanstan internetteki bir dizi haber portalına yayıldı. Ama uydurdukları haber kendilerini de tatmin etmemiş olsa gerek, miting başladıktan sonra da acar muhabirler boş durmadı. Bir gün önce "Kürtler Alevileri kullanıyor" diyenler bu kez de "Aleviler Kürtler'i mitingden kovdu" diye haber yaptı!

Bu da "DTP provokasyonu"
Dün, katılımın beklenenden de yüksek gerçekleştiği mitingde, kürsünün bulunduğu platforma çıkarak görüntü almak isteyen basın mensupları izdiham yarattı. Ayrıca çok sayıda vatandaş, kürsüde söz alarak şiir okuma ya da konuşma yapma talebinde bulundu. Tertip komitesinden yetkililer basın mensuplarının platformu fazla işgal etmemesini rica ederken konuşma yapmak isteyenleri de programın önceden belirlendiğini ve sadece 3 kişinin konuşacağını söyleyerek platforma çıkarmadı.

Bu sırada, mitinge katılan DTP milletvekilleri Sırrı Sakık, Sebahat Tuncel, Aysel Tuğluk ve Hasip Kaplan da kalabalık olduğu gerekçesiyle platformdan indirilmek istendi. DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, "Parti olarak üst düzeyde destek vermemize rağmen, bize ayrımcılık yapıyorlar. Bayan arkadaşlarımızı kollarından tutup dışarı atıyorlar. Sabahtan beri CHP'liler burada değil mi? Ayıptır. Bir daha Aleviler'e destek vermeyeceğiz" dedi. Bu sırada Hasip Kaplan Sakık'ı sakinleştirmeye çalışıyordu. Sakık ve diğer DTP'li milletvekilleri bu olayın ardından miting alanından ayrıldılar. Bu olay, bazı televizyon kanallarında mitingin en önemli ayrıntısı olarak sunuldu.

"Tüh! Provokasyon olmadı..."
Kendi uydurduğu provokasyonlardan tatmin olmayan Cihan Haber Ajansı, mitingin başlamasının ardından verdiği haberde, "Miting, marjinal grupların da katılmasına rağmen olaysız şekilde başladı" diyerek olay çıkmamasından duyduğu üzüntüyü kelimelere döktü. Sabah gazetesinin internet sitesinde gündüz saatlerinde, ajanstan alınan bu hüsran dolu ifadelere yer verilirken, ilerleyen saatlerde bu satırlar silinerek yerine daha objektif bir haber konuldu.
s.ava.s
s.ava.s
veb üye 12
veb üye 12

Mesaj Sayısı : 151
Kayıt tarihi : 05/10/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz